Öte Yakasında Suyun
sen
suyun öte yakasındasın
etrâfında kurbağalar korosu
içini bütün bütüne tayfunlar basmış
bakınıyorsun
suyun öte yakasında, a. kadir ustamızın
çok çarpıcı iki dizesi doluşuyor diline:
-"sen orda dalından koparılmış bir zerdali gibi dur
ben burda zerdalisiz bir dal gibi durayım"
acı, yakınlaşıp koyulaşıyor
bir cinâyet sonrasını yaşıyor gibisin
ya da çoktan terk edilmiş bir kilise havasında
kendine biraz daha gömülüyorsun
kurbağa sesleri yoğunlaştıkça
kalbinin kuytusunda kıpırdanmalar
aman ne güzel, diye düşünüyorsun
o sesler de olmasa, her yer canlı cenâze
-zerrelerine değin ayrışık bir atmosfer bu-
herkesin alnı birden ve birlikte kırışıyor
yarım-yamalak sözcüklere sığınıyorsun
içini basan tayfunlarsa, derinden anlıyorum:
-hangi yönden baksam, yol arkadaşın
fiillerinin yapım ekleri aynı zamanda
çekim ekleri fikirlerinin ve doğallıkla
onlara daha sıkı sarılıyorsun
ben: bildiğin üzere, hep yanık kokusunda
sen: öte yakasında suyun
(*): Bir Nokta, Kasım 2015, Sayı 166
Bir Nokta, Nisan 2016, Sayı 171