Otel Odası İntiharları
Rüyalarımın kül rengi düşü,
Hüzün büyütür şakayık
Sarı beniz duyguları uçuşur ayaklarına
Ve bir şiir düşer gözyaşlarından
Kemikten kalemlerle yazılmış...
Bir yağmur yağar kumral saçlarına
Lal olur susar istasyon caddesi
Loş bir mum ışığında gün söner
Ve... Yamalı bir Zühre'dir yüzün
Artık her ızdırap geceye çıkar
Başı ezilir zamanın çarklarda
Yağan yağmurlardan zevk duyup,
Gözleri düşer sözümün iki yanına
Eylül vakitleri sen gibi kokar ne zamandır
Hasedinden çatırdayan eylül sehpaları misali...
Sen yoktun epey zamandır biliyor musun?
İçimin en eski kaldırımlarında
Saçların yoktu, gölgen hiç yoktu
Görmezden geldiğim,
Yan yana yürüdüğüm ıssız adımların yoktu...
Yüzünün anne şefkati
Bir merhamet buğusu gözlerin
İncinmiş rüyalar ortasında
Ve tüy gibi gecelerden
Tarumar saçlarına aklar düşüyor...
Ve sen
Her söz seni söyler bugün
Dokunduğun her yere gün doğar
Bir şair feda eder şiirlerini
Teneşire suretim düşer
O ıslak zemheri zamanlarından
Sar beni en ağrıyan yerine
Dokun kırılgan düşlerimin kadehlerine
Üryan gecelere bırak yağmurları
Işıkları loş bir otel odasından
Her vakit intihara zeval gelmez...
Kalbimin çıkmaz girift sokağından...
..güzel şiir güzel final
Sar beni en ağrıyan yerine Dokun kırılgan düşlerimin kadehlerine Üryan gecelere bırak yağmurları Işıkları loş bir otel odasından Her vakit intihara zeval gelmez... Kalbimin çıkmaz girift sokağından...''
..teşekkürler tebrikler...