Özgürlük Kokan Sevdamın Karası
*her anım firar eden bir mahkumdun*
acılara doymuşken
haykırmaktan sesim kısıldı
kirlenmiş ruhların yemi
zehiri içimizde k/almasın
acıktım
yorgunum
durgunum
ve hüzünler
üç denklemi ayırmadı
ne çözdün
nede çözüme dayandın
alternatif çözüm bakanlara
yokuşta türkü çalanlar
babamın sözü doğrulandı
oysa insan..
hep
başbaşayız ruhlarımızla
hoşt ihanetin putasına takılan
örümcek kafalar sarmış
bu gece geç yattım
sabahın ışığını nemalar sardı
acı söyletirken
güldüm acıyan dağların ahına
sen halen şiire sarıl
kimseyi doyurmadın
düşlerin figan eyler
aşkları karaborsa düşkünü
piyasa asılır dem tutan acıya
insanlıktan nem almamış
sen başka kayanın üzerine derman ararken
dermansız ol
bildiğimiz yanılgımız
önyargılar yaşamak zor
bizi kemiren
çöz çözeyim
tüm güzelliklerin yurdunda gül bahçesi
gözlüğüm var
daha iyi görebiliyorum dünyayı
kimi kovalanır kimi savrulur
kimiside içindekini kemirir
bunun adı abi-i hayat
sen varken içimde
sabır saçan olunca
düşünürken kaybedendi
diye yanılmıyorum
önyargilar yanılgıların toplamından
acı torba doldurdunm yaşamın zirvesinden
ölümüne sevdiğin günleri
acıların boy verdiği
karanlık içtiğimiz suya benzer
zehir olurdu içtiğimiz su
yoldaşına kandığım
acımasız kirli zamanın acımasız yolcuları vardı
tek anladığı sevgi değil nefret
ve yalanla yürüyen günü birlik yaşam
evrensellik neyine
özgürlük kokan sevdamın karası
paylaşılan bir ekmek kadar
durmadan gerçekliği haykırın
zor olan güzellikler uğruna
24 Temmuz 11 Karataş