Özlemek

Tam da bitti derken bir yerlerden çoğalıyorsun,
ayrık otu mübarek, bir damlada coşuyorsun!
Sen ... hayra yorulmaktan men,
kabus başı bekliyorsun...
Ayanım yetmedi he mi?
bir de düşüme düşüyorsun.
Ruh halim sükunla kargaşa halinde feveran da görmüyor musun?
Vahayfa ... zahmin!
Vakit ley'l...günün rehaveti ruhuma aksetmiş
göz kapaklarım ağırlaşıyor.
Dalıyorum! Cesim ağaçlarının koynunda
nasıl da geliyorsun öyle salına...salına...
Oy...oyy.... ben sana kıyamam...
Gel yamacıma otur.
gözlerimden iç dinlen hadi buyur
hele bir soluklan gönül tahtıma bağdaş kur.
....Sonra derken kapı zili çalıyor
elinde kırmızı gül ,bir meçhul beliriyor.
Al içeri beni diyor Hak misafiri Hak'tan!
Zararsızım! kızım!
Neden sonra bilmem¿
Alıyorum, gözlerimin içine dalıyor
nasıl da pervasızca beni bana bir hamlede anlatıyor.
Özlemek; diyor özlemekkkk...ölümün antrenmanıdır.
Hiç tanımam biçareyi.....af edersiniz göğsünüze yaslanabilir miyim ?
Usulca kafamı dayadı göğüs hizası omuz başına
ağla dedi kızım ağla...açılırsın.
ağlıyorum gökler dolusu çağlıyorum.
Sonra sokaktan bir ses avazı çıktığı kadar haykırmakta..
patates...soğan....patates...soğan...
İrkiliyorum ve doğruluyorum yataktan
vahayfa , yüreğim vahayfa ...
ben ölmüşüm
düş içinde düş görmüşüm!
Ben ezelden düşte ağlayanı ayanda güler bilmişim...
hayırdır inşallah...hayırdır inşallah...

13 Ocak 2016