Palyaço Makyajları

yersiz bir sızı çöküyor içime soluğum tutuluyor
kök salmaya çalışan bir fidanın yaprağı gibi titriyor bakışlarım
gözyaşlarım tutunuyor kirpiklerime
ah benim gülen yanım ağlamayı haram kılmışız gözlerimize
ahmakça harcamışız yılları
bahşiş gibi dağıtmışız acıları ayrılık kokulu şiirlere
sayfa sayfa doldurmuşuz kaderin günlüğünü
sonra da saklamışız karanlık mahzenlere
sanki okumazsak hatırlamayız pas tutmuş kederleri
kaçmışız kendimizden


yüzümüzde palyaço makyajları bizi başkalarından ayıran
bende kupkuru göz yaşı dövmesi
senin yanağında açmamış tomurcuğun kırmızısı ve nenemin dediği gibi
"çarık ağızlı gülümsemeler"
dudaklarımızın yaşlı çizgilerinde
hepsi ağlayan yanımızı örten sahte bir perde

ah benim gülen yanım
açalım artık gözlerimizi
etraf toz duman
kırık bir saz
menteşesi bozuk bir kapı gibi gıcırdayan yüreklerimiz
kayan bir yıldız
tutulan ay
ve ötmeyen bülbül gibiyiz artık
belki de yağmurlara hasret
tutuşmuş bir orman
yudumlarken gül rengi şarabı, dalıp maziye dün
bugün
her akşam
rüzgardan kaçmayı unutmuşuz
ve önümüze ilk gelen kırılmaya yüz tutmuş dallara tutunmuşuz
bu ne bir aşk hikayesi ne de bir masal
sadece boş bir sayfanın kendine yazdıkları
toplanda gel aşk!
bak yine bir yer boşaldı


bilirsin el-alem aşık olur
acısı bizi sarar
yanımızdan geçerken utanmaz adres sorar

11 Haziran 2013 58 şiiri var.
Yorumlar