Pusuda Suskun Gece
Söndü tek tek lambalar karanlıkta tüm şehir
Neye gebe bilinmez pusuda suskun gece
Kimi tatlı uykuda kimi çekerken kahır
Kapalı hanelerde yaşananlar bilmece
Odamı adımlarken bir ileri bir geri
Koptu içimde çılgın fırtınalar boranlar
Yıldırım düştü gönle duman kapladı seri
Yârinden ayrılmayan bu durumu zor anlar
Yağmurla sırılsıklam ıslanan Ankara'da
Sokak sokak dolaşıp aradım izlerini
Yüreğimde açtığın onulmayan yarada
Hiç sönmeyen ateşin külledim közlerini
Seller gıpta ettiler gözümden akan yaşa
Belki bir umut diye sağa sola bakındım
Bedenim yaşasa da ruhum döndü naaşa
Bu gece ben ölüme nefes kadar yakındım
Ayrılık koyu acı hasret içimde sızı
Biterken kara gece çekilmez oldu ayaz
Gönül bu söz dinlemez isterken imkansızı
Olmayacak dualar dilimde bitmez niyaz
Kalmadı yüreğinde aşktan yana bir seda
Gelmişti yolun sonu farkındaydı Nilüfer
Tek başına kalsa da sevgine olmaz geda
Dönüşü yok gidişin kararlıydı bu sefer