Rakının Suya Hasreti
Omuzlarında yalan yükü gözlerinde ayrılık
Bir sis gibi çökmüş yaşlı bedeni sandalyeye
masa üstünde duruyor kasketi
Çatlamış ellerinin arasında sarma sigara
ruhuna işlemiş kasveti
Bir kez daha dinlerken bin yıllık türküleri
kilometrelerce uzaklara dalıp gidiyor bakışları
Kalbi olmuş kaskatı
Biliyor ki bin kadeh daha içse son bulmayacak
ne özlemi ne de rakının suya hasreti