Reddi Vicdan

şimdi anlıyorum.
siz yeni neslin eski kafadarları, çok acı çekiyordunuz.
kanıyordunuz gece gündüz regl dönemlerinize yakalanıp.
tek derdiniz buydu, eğlenceli geliyordu bi taraflarınızdan kan gelmesi..

sonra somurtan yüzler çıktı karşınıza, ben mesela.
bir palyaçonun alt dudağında ki neşeyi gömdünüz yüzüme.
sonra üst dudağımızdan öptünüz, kan gelene kadar..
ama bilmezdiniz hiç,
bizde regl dönemi yoktur.
sadece fikrimiz kanar gece gündüz, ki ona da alışığız..

eğlendiğimizi sanarak acı çektirdiniz..
konuşmama yeni başlıyorum
saygıdeğer, saygıdeğmeyen;
yeni neslin tecrübeli masa başı çalışanları
ve aynı masanın altında ki sizler....

sizin geçtiğiniz yollarda ayak izimiz yok,
hiç geçmedik hatta yerini bile bilmiyoruz.
iyi ki...

sürttüğünüz köprülerin altında gördünüz beni, dilenirken.
aşk değildi dilendiğim, acı da..
sadece ekmek parası için dileniyordum.
Hoş aslında, sizin de amacınız farklı değildi ya o köprülerde.
ne zaman sorsak, hayat şartları, geçim sıkıntıları, ekmek parası..
bi gidin be.

bi sığıntı gibi evlerinize çektiniz beni ve bana benzeyenleri.
her evde bir nazar boncuğu bulunur kötülüklerden sakınmak için.
belli belirsiz hayatlarınızın, tek korumasıydık size kalsa..
ama, batıldık. nazar gibi.
azar gibi gelir,kullanırdınız geceleri.
üç kuruş için atardınız sonra içkiyle beraber elinizden,
zar gibi...
ne yazık ki...

kabul, sığıntıydık.
ama arkanızı az toplamadık.

bunlar özelimiz,
neyse....

gözümü tekrar açana kadar köprü altlarında, herşey güzeldi.
insanlar farklılığı ve herşeyi amacı dışında kullanmayı severdi, siz gibi.
köprülerin karşıya geçmek için kullanıldığı yerde,
altlarını fuhuş için kullanırdınız.
ne tuhaf..
kısacası şu ki,
regl dönemlerinde yaşanan bir aşk gibiydik sizinle.
kanayıp iş yapamadığınızda aklınıza gelirdik..

artık gitme vaktimiz geldi de geçiyor.
hem en son bileklerimi kestiğimden beri kan tutar zaten..
iyi ki...

siz yeni neslin insanlık düşmanları..
siz sırf moda diye, vicdanı red ile bizleri vicdanınızdan kovarken,
biz reddi vicdan ile bir vicdanımızın olduğunu reddettik.
o yüzden sevemiyoruz ve dönemiyoruz kimseye,
herkes hariç,
siz dahil...