Ruhum...

akın akın indiler yeryüzüne bu gece,
yüzünün aksine vurulup,
suretlerinden utanan melekler...
ve iman ettiler saçının her bir teline,
dışta sükut,
içte fırtına,
süzüldü gözlerinden birkaç buruk damla...
sen gözyaşlarından bihaber,
kim bilir hangi yitik düştesin bu gece...

ağlıyor leyl
kavuşamadığı şafağın aşkına...
ve ra...
güneşi saklamış cebine,
imtiyazsız bir hainlikle gülümsemekte,
gecenin içler acısı haline...
yürekte zemheri ayazı,
dudakta donuk bir beste,
küllenmiş bir sevdanın hazan mevsimine inat,
bir gül açıldı sonbahara bu gece...

bir suskunun esaretindeydi şehrim...
depresif bun'lara göz kırparken titrek sokak lambaları,
üşüyor bu gece sessizliğim,
fasih bir dil söylemiyle haykırıyor,
özlemimin sesinden yoksun cinnetini...
yok umut düşmez şehrime bu gece...

sövdüm cihanın cümlesine,
kovdum umurumdan devrin düzenini...
c/an kırıkları biriktirdim zulamda,
adın ayet gibi dolandı dilime,
sen!
kabemsin yürek çölümde,
bembeyaz ihramlara bürünüp,
tavaf ettim benliğini bu gece...

demiştim ya sevgili!
vatansız bıraktığım tenimde,
mülteci bir kalp taşıdığımı...
ve kimliksiz bir sevdaya olan esaretimi...
dün az duyduğun sesimi,
bugün ölümüne sustursan da,
susturamazsın içimdeki aşkın ezeli çığlığını...
benden çekip gidişlerine inat,
ben hala senim...
yok sevdan düşmez gönlümden bu gece...

sevgilim!
senin varlığınla bir gül gibi açılırım,
yokluğunla solarım.
sevgilim!
düşlerim senin varlığınla çoğalırken
yokluğunla
yavaş yavaş ölürüm...


sevgilim!
İnatla her gece,
Ez ji te pir hez dikim...
(seni seviyorum)
Delice...