Rüzgar
alıp başımı gitmek vardı da
geride bıraktıklarıma bakınca
kıyamıyorum
ne kendime
ne de,
"beni de götür" der gibi bakan
simsiyah taşlara
şimdi sevsen
yaralarım geçer mi bilmem
ama,
sevme artık
yaralarım,
sana da yazık olur.
sevilmekten bıkar mı insan
bıkar...
hani gönül bir kabe idi
yıkar mı insan
yıkar...
canım yandıkca dua ediyorum ya
korkma "amin" de
bir resme aşık olmak vardı
öyle sessizce duran
kırmayan
kırılmayan
gece gündüz
dolu dolu sevdiren
saçak altında asılı
çerçevesi simsiyah
//kaç kurşun yedin, saydın mı
ölüm sana bu kadar mı uzak//