Saat Aşk-ı Acı Geçiyor
Saat şimdilerde aşk-ı acı geçiyor
Vebalar içindeki narin bedenim
İstese neler yapar,
Ama ölü kokuyor
Üstü toprak örtülü...
Seslerine kulak verdim bugün
Dillenen mevsimlerin
Sesi hoş çıkan yapraklarına
Nidaları ötelerden duyulurken
Benim kulaklarım
Sensizliğin çığlığıyla ağır hasta,
Ki ölüm döşeğindeyken
Anlatamaz içinin yangınlarını, sonbaharlara
Kanatlanarak uçan aşk şiirleri,
Ayın son halesinde
İlk tangosunu yaparken
Vurgun yemiş benliğime
Pervasız isyanlarımı dinletiyorum
Yağan yağmurlar bile susmuş
Ölü tenime dualar okurken
Sen ki sen
Nerden bileceksin ruhumun azap içindeki bitkin halini?
Rüzgârların hışımlı nidaları
İçimin piyanosuna emirler sıralarken
Yanlış tınlamalar oluyor yüreğimde
Ben ki ben
Kara kaderin eşliğinde sahneye ilerlerken
Aşkın en acıklı senfonisi
Bir notayla kaybediyor
Acı müziğin son sessizliğini...
05.04.11
Özden dökülmüş dizelerdi İlknur'cum. Acının tarifiydi aşk sonrası...
👍👍tebrikler,, şiir acıtsa da arı duru ve yalındı. kutlarım..
👍👍👍👍 ortim döktürmüşsün yine altın kalbinden nameleri...
Aşk-ı bertaraf etmenin en mahsum hali. yaşamakla yaşamamak arası.belkide son çırpınış belkide son haykırış kimbilir belkide vuslata varış...
aşkı tarifiniz beni mutlu etti tebriklerim sayfanızda kalsın.👍👍👍👍
Başlık harika ama bunu bir sakıncası var okuyucu başlıktan alıyor alacağını gerisi biraz yavan kalıyor artısı ise bir şekilde şiiri okutturuyor güzel başlık....