Saat-i Semenfam Aldanışı

Ne yani?
Yeşil tonlarında bir sevda
Ebruli bir bahar bırakmayacak mı kollarımıza?
Saat-i Semenfam rüzgarında uyandığım bir masalken sen,
Ben hasta Kasımlardan çıkıp Mayıs serinine uzanamayacak mıyım dizlerinde?

Sorular bomboş kalacak.
Sedasız bir sabahta gidişine saplanıp kalacağım, anlaşıldı.
Sen sedasız, sevdasız adammışsın ne yazık !..
Ne yazık, Yeşil bir türbenin
Paslı demirine sarılmış bir çaput gibi adanmışsın...

Basıp giderken gözyaşlarıma,
Ben ne gariptir yine aldanmışım.
Damla damla yüzünden akan o sulara,
Yağmur yağıyormuş ne yazık;
Ben ağlıyorsun sanmışım...

Yeşil bir sevdanın koynunda yaşadım derken;
Sadece bahar gelmiş meğer,
Ben yanılmışım.
İçime dolan rüzgarın bir saksı yaseminmiş
Uyandığım masalı meğer annem okumuş.
Ben rüyaya dalmışım,
Farzettim mişli bir geçmiş zamanmışım...

Hadi öyle,
Her şeyi anladım da sevdasız adam
Her şeyi anladım da sedasız adam

Ben yeşil bir türbenin paslı demirine sarmıştım dileğini
Sen nasıl oldu da bulmadın beni?

Ah,
Ah şu rüzgarlar yok mu,
Ah saati semenfam...
Sen uçurdun değil mi dileğimi (!)
Ah yağmurlar yok mu,
Islattılar kalbimi, yüzünü ve beni...

Uçurdun değil mi dileğimi(!)