Sadece

Tüm bu basit beyazlığı,
Mecburiyetten sever gibi yaparsın,
Ya da belki sevdiğin anlar da olmuştur.
Ama yine de,
Yine de özlersin hani,
Masum maviyi delince güneş,
Aydınlatınca yolları,
Durmak bilmeksizin yüzükoyun uzanınca tepe artlarından,
Bulutlar çekilince.
Tahrik edince baharı,
Yuvalarından çıkmaya zorlayınca kuşları,
Eflatunu, sarıyı, turkuazı, asi kırmızıyı bir de,
Kışkırtınca hani.
Hoyrat bir avcı kovalayınca nasıl,
Soluk soluğa kalışları ceylanın.
İşte öyle terler ya yeni yetme koltuk altların.
Otuz beşi gösterince termometreler,
Yine de merhametli ikindide,
Meltemlerini koşar sana, hep sana,
Yaşına girmemiş atların hevesle atılmaları gibi.
İşte öyle kucaklar seni,
Serinlersin,
Huzur bulursun,
Kalırsın öylece,
Belki sadece kollarını açarsın ya,
Bu karşılıksız ve karşı konulmaz sürprize.

Belki de sadece benim düşündüğüm kadarı bunlar,
Kurduğum saçma sapan hayaller belki.

Ama yine de,
Tüm bu basit beyazlığı,
Mecburiyetten sever gibi yaparsın,
Bulutlar kapatınca,
Kar yağınca,
Baharı, yazı özlersin...

Sadece,
İşte öylece özledim,
Seni delice.