Şadırvan
' Bir sırdır yüreğim, akar akar ve akar..."
Endamın esrarı yüklüdür bahçesinde
Ve göğe uzanan elleriyle yârendir
Dosttur kubbe altı camiler
Derdini bir kuyudan alıp
Kırk gözüyle akıtana sunar,
Asırlardır demlenir dostluklar...
Suskun gecelerin sabaha muştusudur
Ya bir seherde ses verir çağlayandan
Ya da bir izbede masumca ağlayandan
Ebabiller konar her seher yüreğine
Sabır motifleri işler gergefinde
Hu çekerler her damlana
Varmak için çırpınırlar ummana
Üveyikler su içerler her daim
Muştular verirler gizemli güllere
Daldan bir yaprak düşer böğrüne her kuşluk
Ya da bir çiğ bürünür akşamın gurubunda
Dinginleşir gönüller sabah seherlerinde
Sen akar durursun Ey Şadırvan!
La havleler çekilir
Ak simalar yunulur
Bir kıyam terazisinden şefaatler umulur
Ecel elzem, ölüm hak,
Sen kendi seyrinde ak Ey Şadırvan!
Bir seher vaktine ulaşırsan;
Ömrüne gönlünü, gönlüne ilmini koymalısın
Gidenlerin yolları, gideceklerin yollarına ziya olmalıdır
Bir seher vakti dolmalısın
Akşamın karanlığını aydınlatacak kadar...
" O sır ki; saklarsan lütuf olur,değilse yakar"
Hayattan bir dolu görüntü ve yaşanmışlık yayılmış mısralara. Kutlarım Selim bey içtenlikle...👍