Şah
Bir girdaptan bir hayale uçar mı turnalar?
Kanatları sevdayla yüklü olan
Yollar getirir mi şu çölün serap çeşmesini?
İnim inim inleyen çığlıklarım yankılanıyorken yeryüzünde
Bahara çizilmiş anılar asılı durur tan yerinde
Sen gönlüme çizdiğim ufkum
Sen ömrüme attığım mahzun
Sen yarına meftun
Yıllarımın aynası,
Sende durur yansıması ..
Yaktığın kordan alev hâlen mühürdür dudaklarımda
Ben seni okurum her kitabın baş sayfasında
Sen adına şiirler yazılmış mahbube
Bense gölgesinde dinlenmeye and içmiş neside
Sen nasıl baharsın öyle
Bin bir çeşit kuşlara yuva ..
Sen nasıl ovasın öyle
Rengarenk çiçekler göğsünde
Sen nasıl gülsün öyle
Kıskandıran toprağı
Sen nasıl ,nasıl yüreğe avare
Tutusturan sen değil misin kıvılcımı
Kirpiğinden damlayan yağmur söndürür
En derinde ki yanardağı
Hüznü bile layığıdır kederimin
Gamı yüklenmesi onurundandır ..
Ey şah!
Piri ol aynada ki çocuk bakışımın
Sen dokun kanayan yarama
Şifanı eksik etme ete bürünmüş ruhumdan
Sen yağmur ol çölüme
Yağ yagabildigince
Ara sıra yel ol ümitlerime
Kırma incinen gururumu
Aynada gördüğün yüze
Beni de kat ömrüne....