Sâki
Doldur ey sâki hadi,boş kalmasın kadehler.
Doldur ki şu divane gönlüm daha fazla yanmasın.
Aç radyonun sesini meyhaneci,sonuna kadar aç.
Aç ki o vefasız yâr ağladığımı duymasın..
Otur ey sâki karşıma otur,bir kadehte sen al eline.
Konuş ne olur konuş susma,hüzünde olsa dökülsün,
Alkol kokan kelimelerin , yudum yudum yüreğime.
Işıkları kapat hey meyhaneci,söndür bütün kandilleri.
Bırak karanlıkta kalsın hasret rengi gözlerim.
Kalsın ki o vicdansız yâr gözyaşlarımı görmesin..
Gel sâki gel bak dinle,bunlar benim belki de son sözlerim.
Artık ne bir ümidim kaldı ne de macalim.
Son bir yudum şarabı bekliyor kefensiz bedenim.
Vasiyetimdir meyhaneci bana söz ver.
Sakın kimse bilmesin yaşarken öldüğümü.
Bilmesin ki yorgun toprağıma duasız eller değmesin..
Dur ey sâki dur,hemen kaçıp gitme sen de.
Sevdiklerim gibi beni,zamansız terketme.
Getir meyhaneci çabuk ol,yeni bir şişe daha getir.
Getir ki sarhoşluk sarsın yanan bedenimi,
Beni bırakıpta giden o zalim yâr yerine..
Gül ey sâki hadi çekinme sen de gül bu çaresiz halime.
Gün gelir sen de susarsın kaderine,boğulurken kadehlerde.
Saklama beyhude yere kahkahalarını gizleme alaylı bakışlarını.
Gün gelir elbet sen de yanarak ağlarsın,
Ya kırmızı bir gülün ya da beyaz bir lalenin peşine...
Ey sâki şimdi istiyorsan git ya da,
kal sarhoş ol dertlerimle...
İçelim hadi tüm yaşanmadan ölen sevgilerin şerefine...
İçelim ey sâki içelim hadi şerefe...