Şarkılı Şiir
Meral Timur için....
Geçmişi yüreğinde/n uğurlarken güneşe
Ellerin çoğalıyor
Parmakların dökülüyor sombahar misali kirpiklerinden
İsa’nın ve Meryem’in can kırığı gözlerinde yoksuyorsun zamanı
Hira’da zaman geçten biraz erken
Muhammed’in dualarında kutsanıyor ve bir örümcek oluyorsun yeniden
Her seferinde dudakların daha kırmızı ve gözlerin ürkek
Okyanus ortasında susuz acı bir tad damağında
Biraz tuzlu işte ve dağlar giderek daha ürkek !
………belki de kükreyerek bakacak gözlerine
Tanrının kutsal parmaklarında bir intihar sarnıcında katlini vacip ilan edip asmıştın kendini sen !
Peygamberiydin kendinin, asasında gün’ahlar gezdiren,hançeri koynunda…
Unuttuğun hatıralarda gizli an’ların serzenişidir bu
An’la istedim, yaşa istedim! Hepsi bu !...
Sesinin berraklığı kutsal suyuyken sevdanın
Kanatlarından havalanan kuşlara öykünüyorsun
Altın kafesinde sûretler bildik bir şarkıyı mırıldanıyor
Sen s/us !
Sırça fanusunda gözlerin ayışığı
Sen ; çöllerde serap ,ırmakta balık,sonsuzlukta an gibisin !
Gözlerinde hep yağmur duası
Söyle…
Neden
Neden çıplak bir sabrın beşiğinde biriktirdin kendini
Yüzün öyle güzel ki…
Parmakların söğüt dalları kırılganlığında öpülesi
Öpülesi bir geçmişin kahramanısın
Söyle sen hangi şarkının bitimsiz nakaratısın
Ne güzel doğuyorsun öyle !,
Her seferinde…
Sancısı gizil bir çıplaklığın dağsı oyuğunda-gözlerinin derininde-saklıdır geçmiş
Geçmiş günlerin rayihasını unut
Unut gözlerini kapa ve teslim ol zamana
Zaman geçip gitmez belki de kimbilir
“Biz” olduğumuzda !
16 mayıs 2016 / şarkılı şiir