Sayrılara Neden Can Verdiniz!
Kendimi gevşekliğin zevkine kaptırıp düş gördüğüm zaman
_ gizli bir düş
içimdeki ince sis perdesi kaybolur
düş içini dışarıya yansıtır o an
uzar çizgiler yüzümden yerçekimine doğru
çılgın girdaplar ve türlü tuzaklarla
durmak bilmeden
şiirsel bir sırla kutsanmış ruhun sesiyle
_ belki bir delilik
ötesinde bu sır bir sığınak.
___________ QT ___________
Gecenin kırağı uyuturken havayı
donuk bir çekingenlik içinde
havaya kasılır sızlanan belleğim
orman gülücüğü yansırken helecanla yüzüme
_ belki de beni arıyor
tam yerimi bulamayan sayrılar
ve işte böyle aymazlıkla yola çıkıyorlar
göğsümde yürek darbelerinin yankısı
başım önde dalıyorum
gök kubbenin altında
tek tek gözler önüne seriliyor şimdi anılar
durmadan veda şarkısı mırıldanıyor kulağıma
yüreğimin kan yitirişleri
toplanıyor yıldızlar beynimde ve zincir oluyor genlerim
insan yorgunluğumu öykünerek
_ aşı sıvalı köylerin
aşınmış çehreli ihtiyar çiftçisi gibi
ömür ağacının çiçekleri altında
ve sesi tükenen kuşun şarkısına inat mırıldanırken yüreğim
akşam kendini karartırken sanki geliyor ölüm
_ lanet olsun sana karanlıklar
kıpkızıl bir ilençle
sayrılara neden can verdiniz!