Sen Aşk Kandilinin Titrek ışığı
Düşün ki
Göç sayfasında bir kuş
Kanadı muamma
Bin aha
Bin vebal yükleyip heybemin kırpıntılarına
Kök saldım alaca
Sen
Aşk kandilinin titrek ışığı
Karanlık mabedin tam ortasında tüneyen
Mavi
Düşün ki
Göğüs kafesime mahpus
Kumru
Sesin içimde titrerken, kokun
Rengini çaldığın
İklimler kadar ılık
Zühre kadar aydınlık
Şimdi ölüm kadar uzak
Ölüm kadar yakın aralıklardayım
Ki duymayacaksın belki
Aynaya soluyan son buğu zerresini
Ve
Ben öpmeyeceğim
Yanak çukurlarından bir daha
Düşün ki
Kuş pervazlarında göz yumacağım
Adını besteleyip hüzzam makamında
Göz kapaklarım koparken
Göz çukurlarından
Binlerce özür yağacak gökyüzünden yıldız diye avuçlarına
Sen
Avuçlarını süreceksin, öpülesi alnına
Bir kuru Fatiha sonunda
Ben
Güneş sönerken öleceğim
Sen şafak sararken yumaklara
Sen
Nefesimin son harfi
Oğlum...
Ne güzel evlat sevgisi ile dolu dolu güzel bir şiir kutlarım yürekten Tarık bey...👍
Saygıdeğer Üstat Tarık bey, uzun bir zamandan bu yana sizin şiirlerinizi okumaktayım lâkin tenbellikten olacakki; yorum yapmadım, bu şiiriniz beni öylesine içine çektiki anlatamam.Hep aşk, özlem üzerine yazılır ölçülü ve serbest şiirler, pek az oğula veya kıza yazılır, yazılanlarda okullarda okunan müsamere şiirlerinden öteye gitmez, şiizin bu şiiriniz ap ayrı duygular yarattı bendenizde.Sizin ve başka bir değerli dostumun serbest satırlarıyle sevdim serbest tarzda şiiri.Bende bir şeyler karalıyorum ama daha çok halh edebitatındaki, halk türküleri formuna uygun bir şeyler.İnşallah çok şiirlerinizi okumama vesile olacak ömrüm olacaktır.Müsaade ederseniz bu şiirinizi facebook sayfamda paylaşmak isterim.Sevgi, saygı, selamlarımla