Sen Değil miydin
Yıllar sonra ,yeniden;
Nedendir bilinmez !
Hiçbir sebep yok iken,
belki de seni düşünmek için,
sudan bahanelerle bir sebep bulmuş iken,
seni;
sana yazmak,seni anlatmak, seni dilenmek istedim, çaresizce.
Kelebeklerin;
Sokak lambalarının ışığına pervasızca üşüşüp,
kan emici yarasaların,
her bir kelebeği yakalamak için, arkasından fır döndüğü,
her gün can pazarının yaşandığı,
aydınlık zannedip ölümün kol gezdiği,sokak aralarında.
Çığlıklarla ve kabuslarla uyanıp, tarumar olup,
çaresizce bitap düşüp, yerlere düşmemek için, direndiğim,
sara tutmuş hastalar gibi hırıltılar çıkararak,
boğulup, nefes aldığımı zannedip, can çekiştiğim,
her saat, her dakika,
hasretinle naçar kalıp yanıp kavrulduğum,
sensiz ve sessiz geçen onca yıllara rağmen,
üç, beş, denilen rutin gece nöbetlerimde,
sahibini yitirmiş,
yağmurda biçare onu bekleyen yavru bir kedicik gibi,
gelecekmişsin! dönecekmişsin, beni yanına alacakmışsın !
seni hiç yitirmemişim gibi seni bekliyorum.
Yıllara, yollara, saçımızdaki aklara,
alnımızda oluşan kırışıklıklara aldırmadan..
Oysa;
Düşünüyorum da ben bir kelebektim,
sen farkında olamasan da, senin nazarında.
peşimden koşuşturduğun,
bimekansız denilen,
Lanetli şehrin, dar, nemli, bir o kadar yapışkan,
portakal çiçeği kokan sokak aralarında...
inkar etme !
Yoksa;
yıllarca kanımı bir yarasa gibi emen,
içimi sevginle bir ur gibi kemiren,
acıların en büyüğünü bana yaşatan,
umursuzca ardına bile bakmadan çekip giden sen değilmiydin ?
sen değilmiydin ?
kan kırmızısı gelincik tarlalarından,
Babil'in asma bahçelerinden, gül derleyip, demet demet önüme seren.
Afrodite'nin Lir'inden , esinlenip,
Eros'un oklarını kalbime hançer gibi saplayan,
Efesoss'un mabedini gölgede bırakırcasına gönlüme mabed yapan,
Thermessos'un yüzümüze vuran çiğ yüklü bulutlarıyla,
gözyaşlarıma karışan yalnızlığıma her daim ortak olan...
Sen değilmiydin ?
Oysa şimdi,
Sen nerdesin ? ben neredeyim farkındamısın ?
Tatar Ramazan'dan,
lanetli şehire selam olsun..Burdur.2017