Sen Şimdi Git
otopsime en çok adın yakışır diye
bin bir çeşit ölümler tasavvur ettim, düşündüm;
düşlediklerim uçurumlardan ibaretmiş, düşünce anladım;
ölü doğmuş bir aşka annelik benimkisi, bunca zaman
hem de tek başıma.
üvey bir yabancıyım artık ben sana, anladım
terk edeli sen ellerimdeki şehirleri
parmaklar aralarıma sıkışmış sıcacık gecekondu evleri
ve alnımın terasını bir gece vakti, çırılçıplak.
öpmeden.
anladım;
henüz bitirilmemiş bir şiirdim ben sana, üstelik şairi intihar etmiş
korsan kitaplar pazarının en arka sokaklarında, beklemekten
yüzünü asmış.
aşk işte.
öyle çok öptüm ki hayalini,
öyle çok anlattım ki dudaklarıma seni hayal etmeyi,
öyle çok hayal ettim ki seni, sen yıkılma diye
ben yıkıldım hep.
sen dik dur
ve sen şimdi kalk git, bu aşka ödeyecek yeterince yalnızlığım var
sen şimdi yürü git, kalacak ve kanayacak bir kalbim var
sen şimdi
hiç mi hiç gelme, bir de üstüne
bunu aklının ucuna bile getirme, üstüne üstlük
çabucak unut, unuttur kendine beni
"sevmedim" de, sevme...
**
otopsime en çok adın yakışır diye
hiçbir ismi koymayacağım "seni seviyorum"un önüne,
sen şimdi git,
git sadece.
dilinin ucuna gelip de hatırlamadığın bir şey olursa;
bil ki o benim adım.
"unuttum" de, unuttur kendine
ve unutmaya devam et, sessizce...