Sen Yağmurdun

Bir gece
Herkes en derin uykusundayken
Bu şehrin sokaklarını sırılsıklam eden
En savunmasız,en meczup halimde hazırlıksız yakalayıp
buz kesmiş yüreğimi
damla damla eriten,ılık bir yağmurdun...

Kapattım gözlerimi ve
Kulak kabarttım
seni getiren rüzgarların ıslık seslerine,o melodideki
ahengine...
Dans ediyordun
dans ettiriyordun adeta
çisil çisil geliyordun binlerce gözün seyrinde


Ve başladın usul usul ...

ilk buse gibi düştü alnımın ortasına,o ilk damlan.
Yanaklarımdan süzülürken tatlı yaşlar
hemen koştum
buğulu bir pencere kenarına
adını yazdım
ezgilere eş
Ve
Tüm teslimiyet'im ile sana sarılırcasına ...

Döktüm içimi
Biriktirdiğim acılarımı...

Çünkü sana yaklaştıkça,nefsimle değil...
Nefesimin buharında ıslanıyordu camlar...

Sonra
Bu
her yanı beton yığını
taş kalpli kentte
bir daha asla duyamayacağımı sandığım
Toprak kokusuna hasret kalmış olmalıyım ki
yine içime çektim tüm kokularını tutkuyla...

Bir gün
sırtında taşıyacağı onca yükten habersiz bir kısrağın
Hayata kişnemesi gibiydi beni sevmek belkide
biliyorum ağırdır bu yük
biliyorum ve kollarımı açıyorum
Yükünü hafifletmek için

Çünkü
Mahşerde en kolay hesabım
ahirette nışanım olacaktı seni sevmek
Sevdim,korkmadan.
Çok sevdim...

Şimdi,
Gözlerimi kapadım...
Ve göğe kaldırdım başımı yağmurum !...

- Bu güzel yağmurun hiç dinmesin Ya Rabb'im...
Su kadar uzun ömürle dokunsun nazarıma.