Seni Hüzünlerle Aldattım Bugün
Küçük bir kaçamak yapıp,
Seni hüzünlerle aldattım bugün, affet
Kahvenin her tonuna tükürürken ilk kez yüzüm kızarmadı
Çünkü kirliydi sevdanın adı
İnadı tutarken somurtkanlığımın
Bugün,
Aşkın büyük bir yalandan ibaret olduğunu
Öğrenerek baktım gökyüzüne
Bulutların boyun bükmesi bile hafifletmezken öfkelerimi
Yağmurun ağlamasını nerden bilecektin
Sen,
Mutlulukla oynaştığın sıra düştün göğüs cebimden
Kahretsin,
Minyon tipli göz yaşlarından etkilenerek
Sevmişim seni
Rüzgarın her yalpalayışından sarhoş olan
Serçeler öptü yüreğimden
Yalnızlık bir tutam siyah kokudan ibaret olmalıydı oysa
Hissetmemeliydi,
Parmak uçlarım acıların en can alıcı ürkekliğini
Sen bilemezsin,
Mevsimine küs göçmen kuşlarını
Doyasıya bakamazsın
Ki bir intihar uçuşuna kanat çırpmaktalar hep
Küçük bir kaçamak yapıp,
Seni hüzünlerle aldattım bugün, affet
Sensizliği öldürmeye hiç elim varmadı
Nisan yağmurlarının manalı tebessümünden utanırken
Kızdım kendi kendime
Kendi taburesini tekmeleyen gri bulutlar gibiydim
Gözlerim kirli bakışlarını ayaza çekti sen görmeden
Ne denli yakışır soğuk bir kefene saçlarımın beyazlığı ?
Ve ne denli çabuk öldürür sana olan hasretimi umursamazlığın ?
Küçük bir kaçamak yapıp,
Seni hüzünlerle aldattım bugün, affet
Halbuki,
Tenezzül edip bir kaç kırık tebessüm bile yüreğimi hiç sarmadı
Son bakışım sana kaç asır öncesiydi, unuttum
......