Serçeler
Kanat çırpar dinlenmeden
Küçücüktü oysa serçeler
Ne kadar da yaşlıydı direnişleri gövdelerinden
Öyle bir savaştı ki bu
Gökler yırtılıyordu incelen yerinden
Bulut düşüyordu seslerinin kıyametinden
Ve doludizgin yağmurlar geçiyordu hep
Yaprağı sarmalayan ellerinden
Bahar
Nisan
Ve insan
O ince o zarif kıvrımlarıyla
Yağmuru dolu dizgin tutuyordu serçeler
Kanatlarından damlayıp düşüyordu
Tenimize ıslak gülüşler
İnsanlar geçiyordu serçelerin günlerinden
Türlü insanlar
Kaygılı
Neşeli
Öfkeli
Aşık bazen
Ve en çok yağmuru yağmalıyordu
Kanatlarına değipte geçen gözler
Sessiz tanığımızdı
Ve çam ağaçları nasıl da serindi
Sağnak düşümlü bir gölgeden
Ülkelerinin mahremine sığınmışken
Orda
İnkârdı diğer bütün değerler
Anlamlar, kederler
Bilir serçeler
Acıyı yoğurur çünkü sabahtan akşama gölgeleri
Kanatlarını yorardı günler
İnsanlar serçe biraz
Biraz insandı serçeler
Günleri düşlere yedirir
Düşerken göğüslerine küçük eller
Kelebekleri doğururdu serçeler
Ve değer kanatları güz dilimize
Ateşe yanardı o ömrünü güneşe kurban edenler
Hediyeydi oysa renkler
Ve her dokunduğumuzda göğün mavi yüzüne
Ölür
Serçeler ve kelebekler
Hadi
Vazgeç hem benden hem serçelerden
Ne olur vazgeç doğurdukları kelebeklerden
Çocukları öldürüyor serçeleri görmeyenler
Serçeler
Nasıl bu kadar kederliler
çocuklar ve kuşlar gerçek masumlar. savunmasız,zarar gören ve insanın içini burkan hisleri uyandıran hayatın anlamları.yüreğinize sağlık.