Sevda Sanmışım

Yağmurlar
Aynasıydı gece yarılarımın
Dinmezdi sancıları midemde o sabahların
Bir kabus ortası uyanmıştım
Terli bir kabus ortası
O vakit canavarlar gizlenirdi odamın köşesinde
Birkaç sure ve dua okuyup
Dalardım uykularıma
Kılıcını kuşanmış bir savaşçı gibi
Eyvah, yine mi aynı rüya
Koşardım delicesine
Koşardım fakat ayaklarıma beton gömülü
Ellerim bağlı, dilim mühürlü
Ve başlardı gözlerim yağmaya
Kara bulutlar sinmiş aklımın ufuklarına
Birikmiş içimde, soğumuş, ağırlaşmış
Sonra akmış
Gözlerimden düşenler
Söndürememiş
Kalbimde yananları
Kalbimde yatanları
Kalbimi yakanları
Bir vakit tutmuş elimden biri
Eyvah, kabusa devam mı yoksa
Üflemiş yanan göğsüme yardım edercesine
Bilememişim o zamanlar
Üfleyince büyürmüş yangın
Kesmek lazımmış havayı
Ve ben kapadım ağzımı
Sönsün diye içimdeki yangın
Almamışım tek bir nefes
Göğsüm dumanlı
Gözlerim dumanlı
Çocukken daha patikalarda
Uzaktan seyrederken dumanlı dağlarımı
Heves ederdim zirvelerine dokunmayı
Bir dağ oldum sanırdım
Dağ kadar yükselince
Bilememişim o zamanlar
Dağlar dumanlı olur
Yüzü ayaz, teni soğuk, etekleri yorgun
Bağrı yanık olurmuş
Bir dağ çiçeği açtırmak için
Bin kış geçirmek gerekirmiş
Yağmurlar
Aynasıymış gece yarılarımın
Uçurum kenarında uzanırken
Üzerimden geçen bulutlarmış
Bilememişim o zamanlar
Ben sevda sanmışım