Sevdiğim
Darmadağın edilmiş tüm aşkların altında
Bir ezan sesiyle sana yeniden kavuşabilmek dileğiyle...
Güneş ağarırken hafiften
Solmuş yüreğim ışığında
Tan yeli esiyor penceremden
İçimin camları sarsılıyor
İnceden bir sızı vuruyor ruhuma
Ay ışığının altında
Süzülüyor gözyaşlarım yanaklarımdan
Bu yalnızlık her şeyden beter
Ruhum sanki öksüz kalmış, derbeder
Kor ateşlere atsalar bu kadar yanmazdım belki
Bir kamyon geçse üzerimden
Ya da yıldırımlar düşse bedenime
Yüzlerce binlerce bıçak darbesi
Acıtmazdı belki de canımı
Gidişinin acıttığı kadar
İlham olmazdı şafak vakti yüreğime
Kızıl saçlarında ayrılık gizlenmeseydi
Ağlamak nedir bilmezdi göz pınarlarım
Kurudular şimdi
Bir çöl gibiler
Bahtsız bir bedeviyim
Yana yana arıyorum seni her yerde
Ölüm uykusunda mutluluk
Siyahi yalnızlık yüreğimle sarmaş dolaş
Deryalar suskun
Kıyısız kalmış kocaman okyanuslar
Adaları bir bir diplere batmış
Zavallı yüreğim
Varlığında aşk doluyken
Yokluğunda yanmış
Sondaj çukuru kazdılar kalbime sevdiğim
Çektiler tüm sevincimi
Kanlarımı akıttılar
Yetiş kurtar karanlığa sürüklenen ruhumu
Durdur tüm kaçışları
Belki ellerin ellerime değer de
Bahşeder gözlerin bana bir kuru mutluluğu...