Sevgilim
Artık eksiltili cümleler kurmak istemiyorum
Ben sadece yaşamak istiyorum
Güneşe ve dağa karşı
Özgürce...
Bir elimde kahvem diğerinde kitabımla
Sallanmak istiyorum antika sandalyemde
Penceremde göremesemde bir İstanbul boğazı
Seyre dalmak istiyorum dünyayı
Kaybolmak Ankara'nın sokaklarında bazı bazı
Ve karşı binada oturan güzelin sırma saçlarının
Rüzgara değdiği anı
Yaşamak istiyorum
Sarılmak istiyorum güneşe tüm sıcaklığımla
Kavursun beni evrenin ateşi umurumda mı
Zaten aşka değen her yürek yanmaya talimlidir
Benimki de öyle olsa gerek
Tek kurtarıcım olan gözyaşlarımsa
Ruhumdan yüreğime süzülen birer melek
Hoyrat bakışlarının ardında asrın güzelliği yatan
Mor sümbüllerin ardına gizlemiş kendini
Aşk dediğin sanki nedir ki diyor derviş
Bugün gelmiş bir bakmışsın yarın geçip gitmiş
Sevgilim anladım ki ben
Hiçbir derviş seni henüz görmemiş
Yudum yudum yağmur içiyor kaldırımlar
Ama bulutlar bile ıslatmıyor gözlerimi
Senin bakışların kadar
Sevgilim bilirsin ben öyle her şeye ağlamam
Her güzele de gönül bağlamam
Söz konusu sen olunca
Fıtratım değişiyor vallahi
İn misin cin misin hangi dünyadan geldin de
Değdin şu zavallının yüreğine bilmem
Belki güneşten geldin
Belki de ayın en güzel evresiydin
Hangi diyarın güzeliydin bilmem ama
İyi ki geldin sevgilim
Bakışlarına susamıştı yüreğim
Kana kana içtim
Mavi gözlerini saklama benden
Bilirim okyanuslar içtiğini
Kaçırsanda ellerini ellerimden
Vazgeçtim artık desende seni sevmekten
Adını kazımışım bir kere
Nasıl silerim seni bu yürekten
Yani uzun lafın kısası sevdiğim
Ben bir zavallıyım,sen içimde kördüğüm
Ne çözebilirim ne de senden vazgeçebilirim
Sevda rüzgarını tenime bir değdirsen
Tüm benliğimden feragat ederim
Hayat seni benden almak istiyor
İzin vermeyeceksin değil mi
SEVGİLİM ?