Sevinçlerimin Ellerine Kına Yakayım
Ezelde gittiğinin fısıltısından üşüten
Saba rüzgarının öksürüğü
Birbirine çarptırdı gönül penceremi
Ebette kırdı ince fikirlerimin şişelerini
Döküldü birden
Kızgın demirin üstüne
Güneşin soğuk suyu
Karasabanla sürülmüş
Güzel yüzünden fışkıran
Gülüşünü biçti çelik oraklar
Çiçek açmayacak olman
Sıktı canımın yakasındaki kıravatı
Nefesi kesilen temmuzumun
Parmaklarının ucu morardı
Adak adadım
Senin ayak izleriniGördüğünü söyleyen zemheriye
Üç baharımı müjde vereceğim
Gelde
Yokluğunun elini bırakıp
Üç yıl kara kışın elinden tutayım
Yola çıkıyorsan
Gelişini karşılamaya salacağım
Sevinçlerimin ellerine kına yakayım
Hadi gelde
Kar yağıp ıslanan soğuk saçlarını
Dizime yatırıp parmaklarımla ısıtayım
Hadi bu bayram gelde
Portakal bahçelerini ellerine dökeyim
Şekerdenliğe koyduğum
Hayalimdeki bayramları
Kabuklarını soyarak ikram edeyim
Hadi artık gelde
Sulu sepken ela gözlerine üşüşecek
Hasretimin bal arılarıda bayram etsin