Şeytan Alıp Götürdü
eylül sonbaharın türküsünü söylüyor,
ürperdim!
hala kısa kolluyum sevda yolunda
üzerime giyinecek bir aşk hırkası yok!
titreyen ellerimle bir nefes daha alıyorum sigaramdan
sigaranın ateşinin beni ısıtacağı yok.
bir konyak mı kapsam köşedeki büfeden
bir dikişte yaksam içindekileri
acaba hüzünlerim o sıcakta erirmi ki?
ya da nasihat edenleremi versem ki
sızıp sussunlar.
yaşamak güzelmiş!
ulan!
ayrılık acısı delerken kalbimin orta yerini
nasıl nefes alıp güleyim.
bir dilberin gözleriydi beni bu hale koyan
yine aynı dilberin sözleriydi
çırılçıplak sevda yolunun yarısında bırakan
gözlerine yazdıklarımı hiç dinlemeden gitti
çünkü saçlarını anlatıyordum daha O'na
gözlere inene kadar beklemedi!
şimdi her günüm gece
her gecem yeni doğacak güne işkence
ayrılık şarkılarının nakarat kısımları gibiyim
dön diyorum bebeğim
dön yaralı gönlüme!
ne döneceği var,nede bu yaranın kuruyacağı!
oysa ki,
bayramlık alınmış çocuklar gibiydim
O'nu ilk tanıdığımda
yanıma alıp sarılıp yatmak istiyordum
yaptımda!
ama yok artık,
ne oldu ki?
yoksa rüyamıydı?
kadermi gelip dürttü
neden bu kadar çabuk uyandım!
bir anda kayboldu,
şeytan alıp götürdü
sattı galiba geri getirmedi!
DEMODERN