Silkinin Ağalar Paşalar Efendiler
// Bir zillet ki hâsıl olmuş şu milletin ehl-i namusuna
Her yerde bedbîn ruhlu,adî görünüşlü çehreler dolaşıyor
Fâcialar,felâketler,vîrâneler,meyhaneler,kerhaneler...
Şu pür-âhenk ömr-i hayatımızda;beş paralık edepsizler dolaşıyor...
Lâyık değildir soysuzların kanı şu toprağın tek bir karışına
Vurun yiğitler vurun,etrafta adî şerefsizler dolaşıyor
Ayyaşı,kahpesi,fahişesi,üç kağıtçısı,namerdi...
Şu tasâsız cennet-i Alâ'mızda;bî-behre soysuzların kanı dolaşıyor...
Bakın! semâda yıldızlar nasıl da feryâd ediyor
Yeter artık,bastığımız her yerde ahlaksızların pislikleri dolaşıyor
Üç kağıtçı,düzenbaz,haysiyetsiz,onursuz...
Şu ebedî vatanın her lahzâsında;akılsız maymunların ruhları dolaşıyor...
Silkinin ağalar,paşalar,efendiler,beyler,beyefendiler...
Silkinin kalplerini şeytana satmış avâre ruhlu hazretler...
Bu millete verdiğiniz zûlümler yeter,dönün bu yanlışlarınızdan artık.
Haysiyetsiz,onursuz,amaçsız,tasasız...
Daha ne kadar dolaşacaksınız şu mübarek arş'ın şâhikalarında?
Edebden nasip almamış halde dolandığınız etrafta yeter!
Daha ne kadar zulm edeceksiniz şu arş-ı âlemin kanatları altında?
Uyanın,vazgeçin şu avâreliklerinizden artık!
Bakın,şafağı nasipsiz düşmanların zulümleri sarmış
Bize doğru bir akrep misali yaklaşıyor her an a'mâ gözleri
Uyanın geriye sadece kabirlerini bırakanları düşünün
Düşünün,sizler için her şeylerini vermiş ecdâdınızı düşünün!
Hadi,bir zambak yeşeriyor şimdi yemyeşil patikalarda,
Suzanlar,menevşeler,sümbüller,leylaklar,asûmanlar
Bu toprağın her karışında yeni fidanlar,yeni ruhlar yeşeriyor...
// Hadi,terk edelim günahları,çirkinlikleri,ihanetleri...
Bırakalım artık kahrolası şeytanın şu lanetli sen-ben hikayelerini...