Şimdi Sus-ma Zamanı

..... ........



Şırıngayla suyu boşaltılmış
Ürkek
Alıngan
Bir ada çoraklığıyla sokuluyorum
Gizlerinin yosunlu
Ölgün kıyılarına
Kayaçlarının diplerine oksijensiz düşmüş
Bir yunus nefessizliği üzerimde
Dilimin çıplaklığında bir engerek sinsiliğiyle kıvranan
Kenarı yırtık
Ucu kırık birkaç kelime kazıntısı
Islak düşünce duvarlarımın
Bilmem hangi köşesinde
Tarihsiz, talihsiz bir ihtilâle adım sayan
Dizleri üzerine çökmüş
Cesareti göçmüş zavallı isyânım



Zincire vurulmuş tutsak sözcükleri
Azâd etme vaktidir şimdi
Haydi
Söküp at dilinden
Paslanan yoz palangaları
Nesebi meçhûl prangaları
Cesur
Serâzâd
Aykırı imlerle bezgili cümleler kur
Tüm Dilbilgisi kurmacalarına
Kuruntularına inat
Kızarsın
Ayak altı sevdalara tellâllık eden Şâirin
İkici, ikircikli yüzü
Devrik illegal bir başkaldırı olsun
Bastırıldıkça bileğilenen
Keskinleşen çocukça avuntuların
Vulgar bir dipçiğin enseye inişi sızısıyla
Çoğalt öfkenin kızıllığını
Zifirî tecritlerin saçını ağartan şakaklarında
Yeniden doğ
Doğurt kendini
Yırtarak hadım edilmiş rahmini
Uyduruk tarihlerin güncesinin
Bir milâd ol
Fahişe teninde gezinmiş
Gusûlsüz
Necîs ellerle ebelenen necîp aşklara
Aşksın sen
Sevdasın
Yarınsın
Yarımsın



Bâkir hayallerine değen
Sarsak bir İmbât kanatır rengini sesinin
Üşürsün
Üşütür seni
Çaçaron
Çenesi gezgin suskuların akortsuz senfonisi
Kırılgan nâhif aynalardan yol bularak
Alacalı uçsuzluklara
Serilir
Seyyah düşmemiş yollarına
Aşkın gitgide devleşen bedeni
Kıymıklı bir ürperti perdesi örtünür tenine
Sıyrılır
Yırtılır dilin
Bir bilinmeze vakitsiz valizsiz yolculadığın her heceyle
Üşürsün
Yalana sarınırsın kimi kez
Kimi kez batar bir yanına
Çakıltaşı büyüklüğünce
İçinin ucu delik ceplerine gizlediğin
Burnu sümüklü özlemin
Ayak basılmamış
Nüfûs plansızı
Doğurgan bir ülkenin hudutları düşer
Coğrafyasına yüzünün
Bir yanın SARIKAMIŞ olur
Kangrenli fırtınalarda
Ayak parmaklarını kemirerek yiyip bitiren
Kendini Fatih'ine saklayan
Utangaç alımlı
Fettân bir kız edasıyla İSTANBUL olur bir yanın
Bir yanın kan vadisi CENİN
Bir yanın eti kemiğine gerilen KEŞMİR
Bir yanın sapan taşlarını
Göbek deliğinden içeriye sarkıtan FİLİSTİN
Haya yerlerinden asılarak ırzına geçilmiş
Adamlar-kadınlar müzesi ARAKAN bir yanın
Bir yanın sen
Bir yanın ben



Sözü
Özgürce kanatlandırmanın 5 vaktidir şimdi
Buruşuk haritalarda
Üzeri kanla çizilen
Tanrısız ayinlerde
Dili alınlarına çivilenmiş Şâirlerin
Kafiyesi katledilmiş şiir ülkesine
Haydi
Tekmele omurga kemiğini
Cilalı satırlara sığınan etek altı
Paça katı tabuları
Suzînâk kahırlar ısmarla
Rakkase eylemlerden kalemine
Sayfalar boyu gözyaşı olsa da payına düşen
Kuş ölüleri vursa da kırışık camlarına alnının
Yaşlansa da avuçlarının çizgilerinde
Bir çingene söylemiyle ömrün
Nakaratından vurulsa da en hazin türkün
Söylenmemiş
Söylenemeyecek bir sözcük kondur
Dudaklarının en dokunulmamış
Zifâfı Meryem'e sunulmuş ucuna
Şimdi susma vaktidir

SUS......................................MA


..... ........