Sır

Kuş sürüleri geçiyordu kaburgalarımın arasından
İşteş eylemlerle selamlıyorlardı benliğimi
Bir öksürük nöbeti bekliyordu
Sır gibi sakladığım baharlarımı
Belli belirsiz bir ışık tortusunda çoğaltıyordum
Gittikçe azalan kanat seslerini
Karlı iklimlerin zirvelerinde
Ziyarete en son gelen mevsimdi bahar
Soğuklara alışmak için
Kaburgamı abajur yapıp
Dibinde kaneviçe işledim
Sayısız iğne seansı
Sayısız batış çıkışlarla
Bak işte ancak
bir tabloya benzedim
Bu resmi kim yaptı diye soruyordu meraklıları
Antika işi duygularım diyebiliyordum sadece
Basamaklarına pembe saksılar iliştiriyordum
Bir sır gibi saklıyordum
içimde seni
seni
ey bahar
Kuşları geri çağırıyordum
Ve saklı filizlerimi
toprağımı saran
Mevsimin nazına bırakmıyordum umudu
Ki ben
atalarımdan aldım karlı kışları
Bu yüzden adım kardelen
Sürgünlükleri iyi bilirim
Ya sürgün yemişimdir
Ya da sürgün vermişimdir
Karanlıkta saklanmıştı bu gece kuşlar
Toprak sus pus olmuştu yine
İçimde sarıp sarmalanmış sırlar vardı
Ve artık
Onların da bir yuvası
Güneş' in sözleri yankılandı
sır dolu avluda:
Bugün batıyor olabilirim ama
Gözüm arkada kalmayacak biliyorum
Kadının ışığı daima yanında
Sır,
yürekli olmakta
Sen de
bu sırrı sakla
Yalnızlığın ve yeniden doğuşun mevsimsel döngüsünde güzel bir paylaşımdı Şule 'cim.Birbiriyle zıt kelimelerin derin yolculuğuydu.Yürekten tebrikler.🌹
Hayatımda okuduğum en iyi şiirlerden bir tanesi muhteşem çok yaşayın tebrikler daha nicel güzel eserler diliyorum.