Siyah Satırlar - 2
Ben susarken konuşabiliyormuş her şey
Aslında
Her şey konuşurken ben duymuyormuşum ..!
Mesela
Millet Bahçesi'nin orada ki yaşlı ve yalnız kadın
_ahşap,üç katlı,kapısı kuru geyik başlı evi_
Nasılda uzakmışız birbirimize
Yakınında/n
İlerlerken evime.
Hep aynı yerde ,aynı oturuş
Hep aynı sokağa renksiz bakış
Bekler gibi birilerini
Zamanı sorgular gibi
Bütün ortakları çekip gitmiş
Bütün kaleleri fethedilmiş gibi
Her şeyi söyleyebilmeyi öğretmiş gözlerine
Yıllar sonra
Yıllar önce
Suskunluğuyla kurduğu köprüden
Sırlanmış bir şiir gibi
Akıyordu sımsıkı tutunarak siyah satırlarıma
Bir demet çiçeğe saklımıydı masumiyeti
Yoksa çiçeklerden saklı mı eksilmişti?
yüreğiniz var olsun abim
yüreğinize kaleminize sağlık