Sızı'm
Gönlüme nükseden sızıları taksim edemedim gün değiştiren yıl tüketen gülüşlerin bağbozumuna
Mahrem hislerim çılgasında asuman gibi dur durak bilmeksizin genişleyen hasretin celp etti ruhumu
Yek kıvılcım bakışına kül olmaktan kurtulamadım
Kanaat getirir iken rüya ve düşler sahnesinde aslı olmayan etmeyen vuslata
İzahata yeltenmedim dudakların kıvrımlarına sarih hüznümü
Cevval sancılar uğrak limanı tenimde pamuklara sardıkça özlemlerimi
Nasır tuttu kirpiklerim
Vazgeçmedim tek damla seni içlenmekten
Bazen zehir t’adında
Bazen de sürur gibi
Güller, günler boyunca seni bandırdım yüreğime…
İnfilak ettikçe gülüşlerin çehremde ruhumu bıraktım ruhuna
Yılların ehemmiyetsizce yüklediği yorgunluktan irkildikçe vuruldum sana
Zaaflarım bakışlarının envaı diyarlarına gül gibi açılırken
Gülüşlerimin iptilaya uğramasına set çekememenin hicabında peydahlandı hislerim
Karanlığın katranından teşhis edilemeyen gözlerinde yol alırken yıldızlar
İsmin ile başlayan dilekler adadım her anıma
Maznundum, naçardım
İnkâr edemedim hasretini oluk oluk damarlarımda akan kana
Zerrece zevale uğratmadım
Her yeni günde, taze iklimde bahar kokusunda kendimi sever gibi sevdim seni…
Sıcacık ba'kışlarına
Rüzgârın dalgaladığı saçlarına
Durmadan konuşmalarına
Ara sıra gözlerinin gözlerime sükûtuna
Binlerce kez yenildim
Sevdikçe yandım
Yandıkça sevdim
Duymadan hazımsızca
Bakışların menzilinde kaybolup
Kimi zaman deniz kokusunda
Kimi saat çöl mehtabında sevdim seni
Eksiltmeden bir an
Gölge düşürmeden sevdama
Kirletmeden tek lahza
Yağmur damlalarının toprakta dağılmak istercesine
Tenimle, ruhumla ihtirasımla tutkum ile sevdim seni...
20240805
1041