Şizofren
Bir omuzu düşük ağır delikanlı
Çapraz sorguda sözleri durgun...
Kaygısız gözlerinde gün batımı
Şarkıları yaralı yüreği yorgun...
Çift tabancalı külhani bir sevda
Kaşları namluda mermiye benzer...
Gölgesi aşina küflü kadehlere
Güneşi donduracak anı özler...
Fakir gençliğinin erik zamanı
Pencerede emprime perdeler
Tavan arasında buruk ninnisi
Şimdi artık bilmediği yerdeler ...
Bir ömürde kaç sonbahar olur?
Sessizce ateşe düşen pervaneler
İçeride darmadağın bir çocuk ...
Dışarıda serseri şizofren divaneler...
Mum ışığında paranoya düşlerin
Issız odalarda korkuları gölgeler
Saralı bir kalp çarpıntısı
Gel gör ki şimdi nerdeler...
Şimdi dilinde bir Veysel türküsü
İniltisi şerha şerha ciğer deler
Nefesinde veremli nikotin kokusu
Kutlu ezan gibi bulanık seherdeler...
Kim bilir nerdeler? Sadece izleri, gölgeleri, sesleri, sözleri çalkalanıyor düşlerimizde, gidenlerin. Belki sonsuzlukta, belki çok derinlerdeler, yürek denen toprakta. Tebrik ederim Ahmet bey. Güzeldi.