Sofradaki Yara
Sandıkları önemserdik, dam üstlerini
Yaşam alanlarını çatıyorduk her şeye karşın
O kelebek, yolun tozlu kısmı, o kırık aşk
Bir içli şarkıda avlu taşı olmalı
Sokulup uyuyoruz bir kuşun taçyaprağına
Gecenin hırkası sırtımızda, yürüyoruz
Sokak lambalarını, sığınakları, taş oyuklarını okuyoruz
Sofradaki bir yaraya ne zaman dokunsak
Giyinip kuşanıyoruz o akşamüstüne
Kısaltıyoruz günleri ucundan sütler koyulaşırken
Derelerde, kırık aynalarda, gerçeklerde
Aksu hep boz bulanık akmaz ya
Bir selam olmalısın kırların elinden çıkmış
Yolların sapağında, kınalı seslerde
O anılara eğildik o duraklara çıkıyoruz
Sözlerin, bir ırmaktan alıyor ağırlığını
Duruşumuzu götürüp bir anıya koyuyoruz
(Mühür, Mayıs-Haziran-2009, Sayı:25)
çok güzel gerçekten ancak bu kalemin okunmaması üzücü
tebrik ve saygıyla şair
harbi harbi canı gönülden tebrikler. fazla abarmak istemiyorum amma bu övgüyüde hak ediyorsunuz diye düşünüyorum. hayatın içinden hakiki kelimelerin vücut bulup çok anlamlı birer eser oluşturması gerçekten şiir severler için iyi bir nimet. bu eserde onlardan biri. şair dostumu kutlar saygılarımı sunarım . huzurla kalın.
Sofradaki yara.. İçte kanıyor... Bir selam bekleyen şiire merhaba...