Sole

Renk/siz kasımpatının rüyasına yansıyan 8 mm fragman gösteriydi hayatın cilvesi
Öyküye bulanan kalemden ve kelamdan yoksunduk
Süresiz bir hengamenin kanlı bıçaklı sevgilisiydi ölüm
Düşünceye meyil vermeden orta yerinden kırılgan bir hal almalıydık düşüncemizle.



Satılık ruh güncesinde absürt bir film versiyonuyduk
Mahal vermeden- adres sorgulamadan kütüğümüze düşen
Çığlığımız duyumsuz
Ve uyumsuzduk her düzlemde- aşkın salası verilirken
Er kişi- hatun kişi niyetiyle
İki rekatlık, seccadesiz kılınan namazdan- yoksun..



Kimse duymuyordu
Kimse görmüyordu
Denizden istihkak ister gibi
Sevda ister gibi
Aşk dilenir gibi avuç içlerimizde biriken mavi- ıslak- tuzlu dualardan



Döşümde kuralsız bir acı
İliklerimde kurnaz bir seyir
Harfsiz dolunuyorum şerbet niyetiyle sunak edilen ağıdan



Bir mahkumun esir düşleriyle boğuşur gibiyim
Korkak kasımpatılar öpüyorum, dudaklarım titriyor
Tenimin terinin ergime noktasını bilir gibi
Gözlerimin cansız ferini sezer gibi
Ufkumun sisini görür gibi
Umutsuzlanıyorum..



Üçüncü perondan
Üçüncü sınıf biletle
Üçüncü kompartmandan ruhum uğurlanacak
Kadir bilmez sevgilide ?duasında bile yer almadan
Yüzsüz bir gölge olarak kalacağım belki de.



Zaman düzen bozan bir hayal
Son kırbacını vurup her yaşadığım ömür karnavalıma
Düşüp en kaypak yanında
Avunacağım



Gülüşlerim yanacak dudaklarımda- yalancı bir aynanın yansımasında
Günah defterim kabarık- af ola..