Soluk Bir Sitem
Biliyorsun
İnsanlar kolay yalan söyler
Alışır bir çizgiden sonra kalp bütün bunlara Mesela alınamaz, kırılamazsın
İçine gömer çekilirsin mağarana
Ya da böyle olmak zorundadır
Biliyorsun
Özünde her şey birer rutindir
Hep aynı yerde aynı yağmura yakalamaya benzer
O karmaşık romanda bilemeyeceğin bir paragrafta yine karşılaşır bütün aşıklar
Zordur biraz bunları anlamaya çalışmak Çıkamazsın içinden
Çünkü bir kere tanıdı seni bu keder
Biliyorsun
Aptallaşıyorum bazen
Sahi insan sevdiği kişinin yanında neden aptallaşır ki...
Bütün o olanaksızlık içinde kendime bir yer arıyorum kaçacak
İçinden çıkamayacağımı bile bile çabalıyorum Nafile...
Biliyorsun
Sevmek yeterli olmuyor
Bütün o kalıpları kırıp çıksak bile yeterli olmuyor
Zaman eskitir yüzünü, kokunu ve belki de sesini Bir tohum eker
Ağaç olup solmasını bekleriz
Gözleri kapatmak engel olmuyor solmasına
Ya da geceleri uzunca ağlamak
Teselli etmez kırılmış bir küçük kalbi
Susar kalırsın öylece
Biliyorsun
Sen gibi bütün tanıdıklarım
Elimde tek kurşunla yarmam lazım bu çıkmazı Duvarı deler mi sanmam, kurşun bana kalır Kabul edemem
Kenim toprağıma yağmadı diye yağmura küsemem
Çekerim çilesini, alışırım.
Biliyorsun
Kasım'da canlanır anılar
Siyah bir bulutun tam ortasında seni anımsatır şarkılar
Devrilen bir gurur olur gözümde
Düşer yaşlar boşluğa
Silecek kimseyi bulamam şimdi, kalsın
Senli düşünceler bozar bu sükuneti
Ben yalnız kalmadım hiç
Öyle acınası bakmasan da olur
Biliyorsun
Diken bu sevilmez
Güle uzaktan bakar imrenirsin sadece
Bir küçük diken bozabilirmiş bütün bu kusursuzluğu
Dikenden de vazgeçilmiyor ya
Elden ne gelir
Biliyorsun
Bu gece dolunay
Sevmezsin bilirim, korkarsın bilirim
Sen alışkın değilsin gecenin o saatlerine Üzgünüm, yanında olamadım
Yıkamadık duvarları, geçemedik insanları Olsun...
Bir sarıl öyle unutamayacağım
Bir gül öyle anımsadıkça eriyeceğim
Bir seslen bana
İsmimi söyleyen olursa ağlarım belki
Onca şeyi bilmene rağmen hâlâ bilmiyorsun bir şeyleri
Bahsetmek gelmiyor içimden
Şimdi durup dururken seni de bilmesin keder