Son Fasikül
I
Yedi gökten yedi denizden kaç ağartı geçti, ezberledim;
artık
bir katlim vardı benim
o tanrılarınki kadardı, ağardı
yalan yok, intikam gibi görülmedi bu
bana söylenmesi gerekti ancak
hangi taşın altında bilendim bedenimle
pazartesi doğmamış beni, neden doğururdu pazartesileri
gözlerime tutsak ettiğim kadarıyla insanları neden özgürdü şimdi?..
Bir katlim vardı benim
intikamlar kadardı, yürekte katık
hükmü yok, itiraf gibi görülmemeli bu:
sevgililerden arda düşen günlere ve eylüllere çağırdığımda sesimi
ekledim tabutlara artakalan nefes boyu saltanatları
hancılar, yolculara gerekti
yol, yolunda ürkerek
ola ki cinayetler sabahında
o tanrıların kıskançlık nedeniydim
doğrular uydurdum seyrüsefa kurbanlarıma
rüzgarlara ihanete zorladığım papatya kokularını
umacılardan çaldığım başlangıçları
tüm adılları kaçırmam gerekti.
II
Bir katlim vardı benim
annelerinki kadardı, yaşamasız
çaresi yok tabutlar ekledim nefes soylarına:
insanlar kaçamasın, diye
şahane kafesler yaptım kuşlara
evlerin çatılarını söktüm bulutlardan
mezarlardan geçirdim yokluğun patikalarını
aşkın en güzel kervansaraylarına aitti serzenişler
ve bir katilsem ben, eksilmeliydi bir günahım
intihar gibi mi anılmalıydı bu
ezberimde mi kalmalıydı siyerimin son fasikülü?