Son Rötuş
Afilli sarayımın
Pırlantalarla süslenmiş tahtında
Gecenin en şöhretli anlarında
Asil dolunaya karşı
Kaldırıyorum kadehimi
İçine korkularımdan beslenmiş bir içki..
Ve şerefe diyorum..
Tüm gözyaşlarımın şerefine.!
Bir yudum alıyorum..
Ve gözlerimi yumuyorum..
Nefesimin durduğu bir dakikada..
Siyah beyaz film kareleri
Ve umutsuzluğum.!
Şimdi hissediliyor gibi yudumlar
Adeta delip geçiyor boğazımı
Kalbime doğru yaklaştıkça..
Bir ipe asılıyor sırayla
Ruhum tebessümlerimi !
Ve edebiyen kayboluyorlar..
Çınar ağcının altında.!
Evet evet..
Son rötuşları eksik bir masal.
Günahları olan insanların
Cevapsızlıkları gibi bir hayal.
Ama hayat..
Rötuşları eksik bir portre değil mi?
Kucak dolusu teşekkürlerimi sunuyorum :) Sağolun :)
Çok güzel benzetmeler, akıcı bir anlatım... Tebriklerim sizinle olsun👧