Son Sözümün Ön Sözü
Şimdi ben aklının ucundan geçmeye kalksam
Çelme takar sevdalar, yalnızlığa düşerim
Ben yarımım, sen yarın
Kan revan içinde kalan hayallerimle
Pişmanlıklarla dolu dünlere küserim
Sen ilkbaharda ağlarken
ben zemheride yanmadım mı?
Herkese yalan söyledin de
Sadece ben kanmadım mı?
Özgürlüğüm şaha kalkmış kır atın yelesinde
Tutsaklığım bilmem ki vicdanının neresinde?
Ölsem kırkı çıkmaz senesinde
Gelmeyecek aklına biliyorum
özleyesin de, sevesin de…
Ey benim yüreğinden kurşun yemiş aptal umutlarım
Hala mutluluk hevesinde!
Bir Zebani tutsa beni cehennemdeki ateşe atsa
Umurumda olmazdı sevaplarımı şeytana satsa
Sadece sana yanardım biliyorsun
Serçe parmağına diken batsa!
Uçurumdan ittirdiğinde kanadımı sökmedim mi?
Herkesten gizlerken ağladığımı
sadece sana içimi dökmedim mi?
Zalime bile galip geldim de
Uğrunda seve seve diz çökmedim mi?
Daha ne yapmalıydım söylesene, daha ne!
Deredeki balığa okyanus mu bahane?
Elinde pasta olan hasta
Kuru ekmeği yiyen yasta
Hangimizin hayatı şahane?
Sen yoksun
Yüreğimi yeni sevdalara nasıl açayım
Bileklerinden maket bıçağıyla kesilmiş bir façayım
Aşk şubeleri yok ki polislerin
Gönül hırsızına yol gösterirken gözlerin
Olay mahallinden ifade vermeden nereye kaçayım?
Yakalanınca suça kanıt diye
İç cebimden ikiye katlanmış resmini çıkartıp açayım...
Beş para etmez diyorlar ya yeni yetme aşklar
Söylesene, ben kaçayım?
Sensiz gecelerde çocukluğuma sarılıp ağlarken
Senin başkasına güldüğünü düşünüp yüreğimi dağlarken
Gözlerimdeki bir damla yaş şelalelerden çağlarken
Hangi falcı teselli verir
dileklerimi çula çaputa yazıp
kuru dallara bağlarken?
Ruhum ölü
kan çıkmaz kesseler şah damarımı
Yediğimden beri feleğin şamarını
Hüznün tanığı, yar yanığı kalbimizdeki silinmez bu iz
Sen ve ben diye başlamıştık ya her cümleye
Sanmıştık ki mutlu edecekti bizi giz!
Oysa bencilmişiz, olamadık hiçbir zaman biz!
Son sözümün ön sözü
Hayallerimin onsuzu
Hasretimin sonsuzu
Kanayan yüreğimde ince sızı
İçimdeki bu çürük feryat
Çaresizliğimin arsızı…
Yükledim sevdamı sana geldim bin Katırla
Sevgimi nasıl anlatırdım virgülsüz kırk satırla
İstersen liğme liğme et hayallerimi
dilindeki kağıt kesiği satırla!
Gidiyorum işte…
Sen yine de beni
Kelebekler kozasından çıkarken hatırla…