Sonbahar Düşünde Biz
Nefesimin kesildiği bir geceydi seni sevmek
Karanlıktı, bir o kadar da güneşti yüzün
Ağladığımı görmeksizin sokulduğun sokak
Kaçtığın gözyaşlarımdı senin adın..
Öyleydi,
Sen kaçışsız bir yol idin
Benliğine ulaşmaya çalıştıkça uzaklaşan
Tamamen kamçıladığın duygularımı andıran
Donuksu, usul usul damlayan, bir mum idin.
Susmak yaraşmaz ışığına
Nefretini kusmayalı geçen zaman içerisinde, ben
Olduğumdan da ileride değilim
Kendimi zorladığım çıkmazlarınla örülü
Sert, olmadık bir gardiyanın elinde, beklemekteyim
//Gittiğin her adıma basmanın esefliği altında
Kendimden geçmekteyim..//
Olsun!
Kokunun uzaklığı, yanımda iken
Senin çok uzak oluşun, yokluğun
Tek bir kereliğine de olsa gülüşün
Belki de susuşunun yanında sözlerin
Birer anının başlangıcıdır...
Olsun, yoksun ama olsun..
Aklının köşesine esir bıraktığım sevgim korur seni!
Gözüm arkada kalmayacak; kalmıyor artık
Bildiğim onca güzelliğe seni yakıştırmamda onurlandırıyordur seni..
Olsun, aklının kenarında bile olsam, ben
Seni sevmeye devam edeceğim/ etmekteyim...
(Sonbaharın akşamına geldiğinde aşkın
Muzip ezikliğiyle soluklanıyordu
Donuk, mahcup, bir o kadar da huzursuzdu.)
Ki yüreğinin dolu olduğunu bile bile yine istemekti seni sevmek
Ağlamak, belki de ağladığının yüzünde gölge oluşturmasıydı,
Kalbinin derinlerindeki kızgınlığıma bir umut ekmekti,
Seni sevmek; ömrünü deliksiz bir uyku sanmak,
Gözümüzün kapalı, ellerimizin soğuk olması idi...
Böyle sürüp gitmesi de önemsiz olduğunda, sevgin
Bensiz bir sürgüne ilan,
Düşsüz bir uçuruma en büyük derinsizlik idi.
Yine durgun yüreğin
Sahipsiz aklına bir düş takılı
Süssüz, en sade hali ile bir düş,
Omzunda tanımsızlık,
Kalbinin beninde kararsızlık zapt edili iken,
Kurduğum tüm hayallerin içinde
Senden bir iz, uzaklardan bir donuksuluk sarılı
Yoksun, ama olsun,
Şimdi uzaklardan gülümseyen düş ile ben,
Kalbinin derinliğinde seni bulmanın naifliğinde
Mutlu, umutlu,
Biz, bir sonbahar akşamının altında
Sadece ikimiz...(olmasak da olsun..)
Güzel kardeşim elelrine sağlık yüreğin kalemin akıcı olsun