Sonrası Sonbahar Sevgili

Nereden başlayacağımı bilemiyorum sevgili,
İçimde boy vermiş sevdan
Ve yokluğun ölüm ötesi bir kavram,
Hangi dem bu
Her mevsim gözlerimi nemlendiren,
Bilemiyorum
Sen de biliyorsun işte anlatamıyorum...

Yokluğun kadehte kalan bir kırık güfte
Şimdi ben;
Ayrılık makamından bir fasıl geçiyorum
Geçiyorum da kendimden
Bir senden geçemiyorum...

Boş tuvalde duruyor,
Gözyaşlarımın lekesi,
Ondandır damladıkça yerleşiyor, derinleşiyor
Çıkmıyor ellerimden bu aşkın
Ve sana dair yazgının izi.
Ben hala seni anımsatsın diye taşıyorum,
Cebimde envai çeşit dokunduğun nesneleri,
Elim cebime gittikçe adın kalbimde yankılanıyor.
Mevsim senden beri
Yani gittiğinden beri sonbahar sevgili,
Gözde yaş,
Kalpte telaş,
Kursakta korku
Ve çeşit çeşit tadılmamış duygu hiç bitmiyor...

Meskeni oluyorum ekseri münzevi dürtülerin
Çıkıveriyor, tozlu örtülerini kaldırınca
Çıplak tenleri cümlelerin...
Ölüm, gülüm diye bakarken yüzüme
Benden onu sevmemi bekliyor.
Sanırım limitini tükettim çarelerin
Ama ölüm bunu bilmiyor.

Tam o vakitlerde
Sen çalışılmamış en büyük resim oluyorsun zihnimde,
Ben seni, hangi tuvale nasıl çizeceğimi,
Giderken bıraktığın o sesi
Yani ayaklarının bana bıraktığı o kalleş besteyi
Nasıl işleyeceğimi bilmeden başlıyorum resme...

Söylesene sevgili bir ses nasıl nakşedilebilir bir resme?

Bana baharısın demeseydin Eylülün ortasında kalbimin,
Atmazdım darbelerini fırçaların, olmayan tuvale
Sonbahar ne demektir belki hiç bilmezdim
Başlamazdım ben hiç bu resme...

Çayım, kahvem buz
İçmeyi unutuyorum.
Küllüğe bastığım izmaritler kalbimi sızlatıyor nicedir
Ve elzem bir haz yaşatıyor yokluğunla kurduğum bağ.
Sana bağlandığım gibi,
Hiç gitmemişsin gibi,
Sensizken bile seninle yaşadığımı hissettiriyor bana
Söndürdüğüm her sigara.
Sanki beraber içiyoruz
Beraber bozuyoruz çıkan dumanın ahenkli izlerini.
Ve gerçekten de önemli değil artık sensiz saadet
Çünkü o sadece dehlizlerimde yankılanan bir ihanet.

Şimdi sensiz duyduğum her ses figandır,
Yokluğun sevgili,
Yokluğun her dem akla ziyandır...

Baştan mı başlamalı zamanı sarmaya,
Yoksa sona mı kurmalı saatleri bilmeden.
Susmaktan kurumuş dudaklarım ve ben,
Biraz daha
Biraz daha mı susmalıyız bilmem...

Söylesene sevgili, nasıl kurtulmalı bu kahreden demden?

Allah'la şeytan arasına hiç sızmamalı belki.
Peki, nasıl durduracağım iki kolumdan tutulmuş,
İki yana çekilen bedenimin acısını?
Bir yanım yaşadıklarıma sancılı,
Bir yanım yaşayamadıklarıma
Hancıyım aslında içinden çıkamadıklarıma
Ve kara gecelerde al basmalarıyla bölük uykularım.
Duyduğum ve sabahlara kadar dinlediğim ney sesi,
Seni anımsatan her anın bir es kesmesi
Susuyor kulakta ney,
Başlayıveriyor ayrılık konçertosunun çok sesli korosu!
Söyle biliyor musun sen de
Ne olacak bundan sonrası?

Sonrası sonbahar sevgili
Sonrası sonbahar
Sonrası
Son
Son
Sonbahar...

26 Aralık 2008 13 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (4)
  • 16 yıl önce

    Vay Be 4 Yeni Bir Şairsin Ama Güzel Yazılar... Tebrik Ederim Hoşgeldin Aramıza !

  • 16 yıl önce

    uzun ve soluksuz okudum

    tebrikler

    👍👍👍

  • 16 yıl önce

    Şimdi sensiz duyduğum her ses figandır, Yokluğun sevgili, Yokluğun her dem akla ziyandır...

    ah yokluğu yaşam amacını kaybetmek uykulara kacmak..of dedim ve sustum burcu hanımcım kutluyorum papatyalar yüreğine

  • 16 yıl önce

    Günaydın,, Burcu ablacığım,,,nasılsınız,,,, Şiiriniz çok güzel olmuş,,,kutlarım. Sizin o güzel yüreğinize sağlık,,, Ankaradan Selamlar... Benim şiirlere hiç yorum yapmıyorsunuz,,, ....