Sonrasızlık
'Zaman hiç kaybolmaz kaybolan biziz'
hayat kayıtsız boşluğumdaki çığlığa
sınırları zorlayan söz sancılı
acının alevden soluğu şahdamarımda
kentin içindeki fırtına sabırsız
arsız yokluğun ayazı
kandı mahzun ağaç yalancı bahara
veryansın etti yazgısına...
evimin çatısı poyraz kapısı yağmur
içimdeki yarayı unutturdu
ruhuma ölüm bağışlayan!
sonbaharı sardım ömür masurasına
gri duygular isyanda
derviş sabrını söküp attım
gözlerimde günbatımı!
kimsesiz şarkılar sığınağında
çargahın çırpınışına koştu segah
yalnızlığı sağıyordu yaslı sokak lambası
vurdumduymaz akşamlara bir sitem savurdum
zordu önyargıları yıkıp
acıyla olgunlaşmak...
düşler ağızsız dilsiz geçip gitti kapımdan
içimde bir ses' çıt'
kırıldı cam fanus
avluda buğusu ayrılığın
hayaller sus pus
suyun buğusunda masum bir ad
gecenin teni buz...
un ufak oldu anılar
çarklardan geçerken çığlık çığlığa
nice su değirmenlerini çevirdi gözyaşlarım
unutmalara açıldı kasabanın paslı kapısı
kuruldu saatler intihara...
ey !esirgeyip bağışlayan
daha yaralar savmadan
gitmelere nasıl alışır insan!
acıttı bu şiir.... finald kaldım öyle...söylesene gözde gitmelere alışırsak diner mi ki acı🙂
selam ile👍👍👍👍