Sonsuzluğunun İlk Adımı
zifiri karanlığı aralayan bir dolunay var bu gece
gözlerimden akan damlalar ıslatırken kaldırımları
çıplak ayaklarımla kimsesizlik kaldırımlarını adımlıyorum
parça parça acı; yaralıyor,kanatıyor canımı
anlamsızlığa bürünmüş bir sessizlik
hıçkırık melodisinde yankılanıyor
seninle kaplı bedenimi taşımak zor
varlığınla kavrulan kaldırımlar rüzgarda savrulmuş,
yok olabilmenin memnuniyetinde.
eski bir anı takılıyor ayağıma
hafif bir burkulma:
tökezlıyor bedenimdeki sen
tatlı bir acı senden gelen
seni yaniden hissedebilmenin onuru..
yavaş yavaş değil koşarak adımlıyorum
kaldırımlara varlığımı işleye işleye
tenimden akan kırmızı gülleri serpe serpe
adımlıyorum senin geçtiğin sokakları
sen kokuyor bir kum tanesi
alıyorum onu avuçlarıma
sana dokunur gibi dokunuyorum
seninle konuşur gibi konuşuyorum onunla
fısıldıyorum şahit olunmamış aşkımı
nefesim ağıt oluyor sarıyor geceyi
yüreğimden akan bir damla karışıyor
artık rüzgar da alamaz seni
bende eriyorsun avuçlarımda
gözyaşlarımla bende son buluyorsun
sonsuzluğunun ilk adımında
zifiri karanlığı aralayan bir dolunay var bu gece gözlerimden akan damlalar ıslatırken kaldırımları çıplak ayaklarımla kimsesizlik kaldırımlarını adımlıyorum parça parça acı; yaralıyor,kanatıyor canımı
çok güzeldi👍👍👍👍👍👍
eski bir anı takılıyor ayağıma hafif bir burkulma: tökezlıyor bedenimdeki sen tatlı bir acı senden gelen seni yaniden hissedebilmenin onuru..
Çok güzel bir bölümdü Kevser'ciğim...Hayran kaldım üslubuna.Tebrik ediyorum canım nicelerine...
👍👍
..güzel betimliyordu sözcükler kalıcı sızıları varlığının imgesi kum tanesine akıyordu sonsuzluğa ilk adım gözyaşları..teşekkürler kevser hanım..tebrikler...