Sonsuzluk
Kalbimden bir bumerang fırlatıyorum
En çıkmaz sokaklara doğru
Belki seni bulurum diye
Ümitleniyorum
Aşkımın peşinden gelmen için
Bir sokakta bulurum seni
Öperim o göz bebeklerinden
Ellerini tutarım asla bırakmam
Sonsuza kadar
Ve seninle kaybolurum
Zamanın boşluğunda
Yedirdiğin, içirdiğin zehir olsa
Gocunmam
Sihirli ellerin kalbime bir kez değsin
İsterse ruhum bedenimi terk etsin
Korkmuyorum
Seni kaybetmekten korktuğum kadar
Issız bir adaya yelken açalım seninle beraber
Gözlerimizi kamaştırsın akşam güneşi
Saklı diyarlar gezelim dalgaların ardında
Yunus balıklarının gülüşleri ısıtsın içimizi
Ayırmayalım birbirinden hiçbir zaman ellerimizi
Görsün tüm alem sevgimizi
Ne dersin ?
Benimle bir yudum deniz suyu içmeye
Var mısın ?
Ben senin elinden zehir içmeye hazırken
Sen kaçacak mısın ?
Kaç öyleyse işitmesin dünya aşkımızın haykırışını
Mutluluk gözyaşlarımız dökülmesin mavi sulara
Beyaz bir ışık hiç doğmayacak belki ama
Senin gidişin güneşimi söndürmeye yetmeyecek
İçimdeki umut ışığı sonsuza dek yaşayacak
Bir gül düşecek saçlarından yere
İşte o zaman anlayacağım
Aşkın beni terk edecek
Bu beden başka diyarlara gidecek
Ölüm gelecek, hayat susacak
Sonsuzluk beni yanına alacak