Sonu Böyle Bu Sevdanın
Bir sabah
Dolaşıyorum ellerim gerimde
Aklımda boş düşünceler
Martı kanatlarında seyyahım ben
Ağustos sonu yol alırken
Bulmuşum sevdayı
Eylül olmuş
Sonbahar hüznü çökerken
Ben aşık oluyorum
Ekimde büyüyor
İçimdeki adı Özlemin
Yazmaya sayfalar yetmiyor
Kasımda hava soğuk
Paltoma sarılı yüreğim
Ben sende ısınıyorum
Aralık vurgun gibi
Tam ortasına saplanmış
Acıyor bedenim
Ocakta yeni bir müjde
Tutturmuşuz sevda diye
Küçük çocuk gibi elma şekerlerini
Şubatta ayrılık var
Gidiyorsun inci tanem diyerek
Yürek burkuyorsun
Derken bir şubat sabahı
Kapında teslim olmuşum
Ellerimde bir çift halka
Şubat soğuğu ile birlikte
El ele vermişim
Ben yüreğine gelmişim
Sermişim ne varsa içimde
Sana karşı olan tarifsiz
Duygularımı dermişim
Şubatta diz çöküyorum
Aralanmış kapının önünde
Ben seni istiyorum
Anlamıyorsun hala değimli
Şubatta önünde diz çöküyorum
Ben seni çok seviyorum
Elimdeki yüzükle lafı geveleyerek
Sana yalvarıyor donuk gözlerim
Balım benimle evlenir misin?