Soyunsak
' siyah laleler koy başucundaki vazoya
rengi değişsin güneş sofaya vurunca ''
eflatunu çalan akşamda
şizofren öyküler anlatsak
kırsak kanadını yıkılmamış ne kadar tabu varsa
elimizde duble kadeh
demleyip kafamızın loş ışığını
güzelleşsek ay yamacında, kafamızı kırıp yarı çakır
soyunsak diyorum
anadan üryan
yakamoz böylesine hazırken sevişmeye
yıldızları utandırsak
arada bir,
varsın kaçışsınlar bu gece
kandilini biz yakarız gökyüzünün
dudaklarımızdan kıvılcım gönderip miracın yarı yoluna
belki Mesih'ler indiririz çocuksu, kucağımıza
yeniden doğar şafak
mevsimlerden temmuz, günlerden pazar
mülteci masallarımızı çağırırız gurbetten
ölülerde gelir belki
mezarlıkları boşaltıp, çukurlarına begonyalar salınca
birlikte anlatırız o korku hikayelerini
cehennem şakaklarını sileriz tek tek
cennet suyuyla
kim bilir zıbınlara sarılırlar yine ayetleri unutunca
yine başlar aşk hikayeleri
cumbaları boyarken biz, yosunsu fırçalarla
gergeflere işlenir isimlerin baş harfleri
mendiller salınır yine
parlak ruganların tabanına
kalamış'ta ...
yeniden doğar şafak mevsimlerden temmuz, günlerden pazar mülteci masallarımızı çağırırız gurbetten
ölülerde gelir belki mezarlıkları boşaltıp, çukurlarına begonyalar salınca birlikte anlatırız o korku hikayelerini😙😙🤐
yazanı Tarış Tanış eseri de böyle güzel olunca okumamak eldemi...her zaman zevkle okuduğum değerli kalem kutlarım...👍
Uzun zamandır böyle güzel bir şiir okumamıştım, yürekten kutlarım.