Su /Yakarış/ An
/kırk dereden getirdiğin sularla yıkan
ateşle oyun olmaz akıllan
bir tek sen misin yanan
sözleri kanla kaplı yakan
benim yüreğinden usul usul akan
biz değildik suya karışan.../
I.
su
kirlendi ihanetin
kendine çarpan dalgasıyla
deniz gözlerinden süzülen berrak
tamamladı bilinmezi
düşlerimiz değişmeye doğru akarken
minicik damlaydı henüz gurur
yalnızlık öpüyordu geceyi
suyun dudaklarında
ahh aşk
gel-git/melerin kucağında
bir bebek gibi
boğulurum bırakma
masum çakıl taşlarına saydıran dilinde
kaygan kaderim
çırpındıkça tutuyor ecelini
tutma ellerimi
ırmaklar kadar üşüyorum
II..
yakarış
aminle başlayan haykırış
çok sesli bir sessizlik ritminde
durmadan yankılanırdı cinnetimde
içimde yakamoz
dileğinde yıldız
hep başkalarına istediğindi hasret
dönüşüyor kayıp bir inanca
yaşam ve ölüm bu kadar çabuk olmasa
ahh aşk
duanın yorgun tespihi
usul usul çek
dağılırım sonra
yemin billah dönünce köşeyi
sabrın uzayan gölgesi kopar
kopan her fırtına sonrası
öp gözlerimi
tanrı kadar yalnızım
III...
an
gelir büyüsü bozulur her şeyin
boş hayatların içini doldurma telaşı
incinin kabuğunu kırmasına denk gelir
inci yalnızı gözlerimiz
kaybedilmiş bir bakışın masumiyeti
aslında suçtur
hatıranı kalbimde yaşatmak için direncim
bu kadar çok sevemesem
ahh aşk
zamanın yoksul heybesi
azar azar ver
doyarım sonra
soy ağacımıza asılı kâhin
öptükçe derimizi
derimiz yeniledi kendini
biz yenemedik nefreti
iyi ki sevmedik birbirimizi
alicengizoyunu
(... suya karışan biz değildik...öyle olsaydı eğer aşk bu kadar kirlenir miydi?...)
kendi gölgesinde dans eden dizeleri severim
bir tiyatro sahnesi gibiydi. eyvallah...
Yoksul heybede koca bir delik ah..(aşk)
Tebriklerimle..
Öyle böyle değil oldukça güzel bir şiirdi. Kutlarım sevgili şair çok çok...