Sürgünde
bulutsuz ve yıldızsız
bir gecenin çekiminde
soluduğum çiğler
alnımda birikir
damla damla
kır çiçekleri
acaba nasıl durur
böylesi bir gecede
ortalarında çömelmişim
ve merak ediyorum şimdi
kaç milyar dünya varsa etrafımda
benim ki bir tane
yemin ederim
ya senin ki
bilmem de, merak ederim bazen
her bedende gömülen bir dünya
göçer bedenle birlikte
ve dönmez geriye
alsakta saatleri geriye
geri gelmez, bazı şeyler var
ve konuşurum kendime
ve nereye kadar
konuşacağım
içimde sönen yıldızlar var oysa
sessiz sessiz, gösterişsiz
kırmızı bir gravat
vardı doladığım boynuma, bir zamanlar
bir sevgili gibi
şimdi dolapta duruyor
öylece... bir yabancı
hafızası olmayan su misali
akıp gidiyoruz
oysa bir sümüklüböcek olsam
yaldızlar bırakırdım ardımda
bense bilmiyorum
bileklerimde pijamam
küçük küçük adımlar atsam
annemin peşinde
bir ördeğin yavrusu kadar
şapşal ve de mutlu
yeni bir renge heyecanlanan ben
gökkuşaklarına inanmaz oldum zamanla
kuşaklardan kuşaklara
kalan tek mirasımız mıydı bu
sanki, ya da yanılıyorum kimbilir
bir büyülü kokudur aradığım hâlâ
o çimenlerde bıraktığım
bir daha dönüpte geriye
uzanamadığım
ağıt yakıyorum şimdi
ve her çocukta yeniden doğuyorum
dünyaya
ah çocuklar, çocuklarım
inan kendi başımı koklar gibi
okşuyorum saçlarını
09.06.2012
ve her çocukta yeniden doğuyorum dünyaya ah çocuklar, çocuklarım inan kendi başımı koklar gibi okşuyorum saçlarını👍
Bir dakika geriye gitmek ne mümkün ancak anılarda ve şiirlerde yaşatıyoruz aklımıza geldikçe geçmişi. Güzeldi Ersin bey kutlarım içtenlikle...